Uzuuuun bir aradan sonra nihayet yazmaya zaman ayirabildim. Her hafta yaziyi ha Cumartesi yazayim ha Pazar yazayim derken, bir bakiyorum bir sonraki hafta gelmis bile.
Bu kadar uzun bir sureci hafta hafta hatirlayip da yazmam mumkun degil. Bu nedenle karisik bir ozet gecmek durumundayim.
En son yazida Detayli Ultrason randevusunu bekledigimizi yazmisim. 19. haftada randevumuza gittik ve Deniz'in israrla yuzunu kapatip poz vermemesi nedeniyle net bir goruntu alamasak da kendisinin keyifte ve sihhatte oldugunu ogrendik. Zaten bir kac haftadir hareketlerini yogun olarak hissediyordum, kontrol sirasinda da bize tekmelerini bol bol gosterdi Deniz Bey :)
Gittigimiz hafta bazi detaylari incelemek icin biraz erken oldugundan, doktor bir ay sonra tekrar gelmemizi istedi. Cuma sabahi gidecegimiz randevuyu iple cekiyoruz.
24 Agustos'ta doktorumuzla ikinci gorusmemizi gerceklestirdik. Az muayeneli, bol sohbetli, keyifli bir gorusme oldu. Ayni zamanda hastane seceneklerini de konustuk. Kadikoy Sifa, Acibadem ya da daha ucuz bir secenek olarak Goztepe Echomar'i onerdigini soyledi. Acibadem ates pahasi oldugu icin ilk anda elendi bizim icin. Goztepe Echomar'i gezip sonra karar vermek istiyorum. Doktorum bu hastanenin luks olmadigini ama temiz ve yeterli oldugunu, ayrica kendisini taniyip dogum sistemini bildiklerinden gereksiz rutin islemleri uygulamadiklarini soyledi.
Hastane doktorunu birakip, dogal dogum tercihimiz nedeniyle serbest calisan doktora basladigimiz icin dogum masraflari otomatikman iki katina cikacak. Bu nedenle gerekli sartlari saglayan ve daha ucuz bir hastane bulursak rahatlikla degerlendirebilirim.
Bu arada haftalar hizla ilerliyor ve artik bir dogum kursuna katilmanin da zamani geliyor. IDA'nin ve DO-UM'un kurslarinin iyi oldugunu biliyordum ancak IDA'nin olaya cok ticari yaklasmasi beni biraz dusunduruyordu. Doktorum da DO-UM'u tavsiye edince, kararimi netlestirdim. Onumuzdeki ay yapilacak kursun tarihleri belli olunca yazilmayi dusunuyorum.
Bu arada, sanirim son yazdigimda Fizik Tedavi'ye baslamistim. Araya bayramin girmesiyle uzayan 15 seansin ardindan tamamen rahatlama saglanamasa da sanki biraz daha iyi gibiyim. Oncesinde yarim saatten fazla oturur pozisyonda duramiyorken, simdi bir sure idare edebiliyorum. Fizik bittikten sonra ofise gitmeye de basladim ancak acikcasi ofisin rahatsiz sandalyesinde 8-9 saat oturmak, her yerimin tutulmasindan ve bel agrimin artmasindan baska bir ise yaramiyor. Ustelik, bir sonraki gun ofise gidip gidemeyecegimi bilmedigim icin her sabah ve aksam butun yolu sirtimda agir laptop cantasiyla gitmek zorunda kaliyorum. Sirtimdaki agirlik, gittikce azalan enerjim, buyuyen gobegim ve daralan nefesim, inip ciktigim ust gecit, alt gecit merdivenlerini iskence haline getiriyor.
Gobek demisken, buyuk bir atakta olduguna deginmeden gecemeyecegim. Ozellikle 19. haftadan sonra aldi basini gitti :) Dar seyler giyerek, farkedilmeme ihtimalini ortadan kaldiriyor ve otobuste birilerinin bana yer vermesinin keyfini suruyorum :) Gerci umrunda olmadan, otobusun on kisminda ayrilmis "hamile ve engelli" koltuklarinin tadini cikaranlar da az degil.
|
22 haftalik gobek :) |
Buyuyen gobek otobuste oturma ihtimalini arttirsa da, gardrobumda uzerime olan az miktarda giysi birakmasi biraz can sikici :) Yanlis anlasilmasin, hamile gorunmekten oldukca memnunum ve aynadaki halimden de cok memnunum ancak, surekli yeni aldigim bir kac hamile pantolonuyla gezmek zorunda kalmak hos olmuyor.
5-6 aylik bir surec icin giysilere yatirim yapmak da cok mantikli olmadigi icin bir sekilde idare ediyoruz.
Bu arada, bayram sonrasi nikah-dugun sezonu acildigindan bu konuda da "kucuk" sorunlar yasiyorum. Ne hikmetse, son on senedir kendime aldigim dugun dernek elbiselerinin tamamina yakini "robadan kesimli" diye tabir ettigimiz gogus altindan bollasan elbiseler. Bu nedenle bir cogu hala uzerime oluyor ancak gobegin elbiselerin on kismini kaldirmasiyla komik bir goruntu olusabiliyor :) Bu nedenle Cumartesi gunu Elcinlerin Eskisehir'deki dugununde giymek uzere ekonomik ve sirin bir elbise satin aldim dun. Daha sonra fotograflari paylasirim.
Gectigimiz Persembe gunu seker yuklemesi, TSH ve diger rutin tahlillerim vardi. Sekerim ust sinira yakin cikti. Gerci doktorum onemli bulmadi ama yine de daha cok dikkat etmeye kararliyim. Gebeligin basindan beri yedigim meyveye bile dikkat ediyorken, garip gercekten. Neyse ki 22 haftada toplam 2 kilo aldigim icin riskli bir durum teskil etmiyorum sanirim.
Testten cikan guzel bir sonuc da TSH degerimin nihayet 4.8'den 1.67'ye dusmesi oldu.
Ancak Endokrinoloji doktorum, bu degeri koruyabilmek icin ilac dozunu ayni sekilde devam ettirmemi istiyor.
Uzun suredir hissettigim kasilmalar son zamanlarda oldukca artti. Daha once sadece belli bir pozisyonda uzanirken oluyordu ancak simdi yururken bile surekli kasilma yasiyorum. Doktorum zayif oldugum icin daha fazla hissettigimi soyledi. Deniz'in iyi oldugunu bildigim muddetce bence bir sakincasi yok ancak bazen cok siklasip uzerine de karin agrilari eklenince biraz endiselenmiyorum desem yalan olur. Rahim buyumesi tum hiziyla surdugu icin karin kaslarimda bazen garip acilar hissediyorum. Bunlarin tumunu detayli ultrason randevusunda (asil muayeneden daha once oldugu icin) soracagim. Ayrica kendi doktoruma, bu kasilmalar nedeniyle NST gerekir mi diye de soracagim.
Deniz'in tekmeleri artik meksika dalgasi kivamina ulasti :) Disaridan bakilinca bile gorunuyor kimi zaman. Hatta gecen aksam karnimin uzerinde duran ince defteri yerinden ziplatti bizimki tekme atarak :)
Alisveris ve hazirliklar konularinda da yazacaktim ama bu haftalik gosterdigim ustun performansla yetinip, gerisini bir sonraki haftaya birakmaya karar verdim.
Son olarak babycenter'dan da alintimizi yapip, bebikin gelisimi hakkinda bilgi verelim.
Deniz Bey bu hafta, ne oldugunu bilmedigim Spagetti Squash denen sebze boyutlarindaymis. Kaslari, kirpikleri, gozleri, hemen hemen her seyi yerli yerindeymis ve minyatur bir yenidogana benziyormus.
Ayrica bazi onemli hormonlarini uretebilmesi icin pankreasi da hizla gelisiyormus.
Sevgiler,
Ilke - Deniz